Milliyet gazetesi usta yazarlarından Oğuz Akdeniz, Monaco deplasmanında 2-1'lik skor ve harika oyunla alınan tarihi galibiyetinin ardından Cenk, Babel ve Şenol Güneş gerçeklerini yazdı...
siyahlabeyaz | Yıllar önce Mustafa Denizli'nin Galatasaray'ı Ettori, Amaros, Hoodle, Fofana, Weah gibi o zamanlar için dünyanın sayılı futbolcularını bünyesinde barındıran Monaco'yu elediğinde gerçekten bir tarih yazılmıştı.
Denizli tek bir şey söylüyordu aslında... Sizin rakiplerinizden bir farkınız yok... Gözünüzde büyütmeyin... Özellikle o yıllar için konuşursak Avrupalı rakiplerine karşı çok ta parlak sonuçlar alamayan arada tek tük galibiyetler çıkaran Türk futbolu için gerçek bir sıçrayıştı o maçlar... Sonraki yıllarda Türkiye ye Monaco 'dan Gosso, Elderson gibi defansif özellikli futbolcular da geldi.
Monaco yıllar sonra bu kez de başka bir Türk takımının karşısına II louis stadında çıkacaktı. Subasic, Moutinho, Jovetic, Falcao, Glik gibi uluslararası alanda kariyerlerini ispat etmiş isimler takımın kadrosundaydı.
Ancak yine de bütçesine göre çok daha parlak isimleri kadrosuna katabilecek bir yapıda iken genç isimlere de yönelmişler ve son durumları özellikle orta saha ve defansta sorunlar yaşadıklarına işaret ediyordu.
Beşiktaş maça uzun bir aradan sonra ilk defa Oğuzhan'ı saymazsak ideale yakın bir kadro çıktı. Maçın başlarında da istediği gibi pozisyonlar da buldular. Cenk 'in kişisel çabası ve yeteneği ile gole de çok yaklaştılar. Elbette Cenk'in Babel ile olan uyumu da onu çok daha rahat pozisyonlara sokuyor. Sanki ikisi maç içerisinde hep birbirini arıyor.
Beşiktaş orta sahası ilk dakikalarda yaratıcılığını ve ofansı zenginleştirmeyi eskisi gibi hatırlayınca Talisca, Atiba ve Babel ile hücuma genişlik kattılar. Bu anlarda Subasic cok başarılıydı.
İlerleyen dakikalar da Jardim'in orta sahayı çabuk geçen oyuncularına karşı Şenol Güneş'in alacağı önlemleri merak ederken maçın devamında siyah beyazlılar bir çok pozisyon da açık verdi. Bu pozisyonlarda Fabri gerçekten eldivenlerinin hakkını verdi.
Gelen ilk golde ise Monaco'lu oyuncular 4'e 4 hücum ederken çizgi halinde ki savunmanın arasından Lemar'ın pasında Falcao'nun önünü kapatacak kimse çıkmadı. Kolombiyalı'nın zaten en sevdiği pozisyonlar genelde bu tarz...Burada Adriano'dan bir hamle beklerdik ya neyse...
Golden sonra Beşiktaş, Monaco sağ kanadından yüklenmeye başladı. Quaresma'nın Monaco defansını düşürdüğü anlardan birinden Cenk fırsatçılığını gösterdi. Cenk'i bu performansı ile Cyristal Palace alamaz ama belki ileride Liverpool alır.
Aslında Bu golü Subasiç te dahil kimse beklemiyordu Monaco da. Golden sonra Tolgay, Hamburg günlerinden kalma enfes bir şut çıkardı.
Cenk II. Louis stadında bu golü atarken avrupanın en değerli santraforlarına arasına çalışarak ve inanarak nasıl girilebileceğini de gösterdi .
Şenol Güneş'in gol esnasında gülümsemesi de o gol ile birlikte tarihe geçti. Sonraki dakikalarda Monaco bir kaç pozisyon bulsa da kalesinde de pek çok pozisyon verdi. Maçın genelinde Siyah Beyazlı takım gerçekten müthiş bir maç çıkardı.
Oğuz Akdeniz / Siyahlabeyaz