Antalyaspor deplasmanında sahaya kuruluş yıl dönümünü simgeleyen 19.03 sırt ve kalp içinde kuruluş logolu göğüs baskılı beyaz bir tişört ile sahaya çıkan Beşiktaş'ta skor ve oyundan daha çok Kamerunlu'nun üstüste gördüğü 2. kırmızı kart gündem konusu oldu.
İşte tam bu noktada belkide tüm camia oynanan 3 maçın sonrasında ardına kadar açılan çeyrek final kapısı neticesinde Vodafone Arena'da kaybedilen 2 değil kazanılan 1 puan'a sevinince Aboubakar'ın Olympiakos maçının 39. dakikasında belkide turu tehlikeye sokacak kırmızı kartı bile görmezden gelinmişti. Bilindiği gibi Şenol Güneş maç sonrası yaptığı açıklamalarda turu geçmemiz bana Kayserispor maçındaki kayıbı unutturdu ve her oyuncuya ceza verirse elimizde adam kalmaz açıklamaları ortamı yumuşatsa da Fikret Orman ve yönetiminin vermeye hazırlandığı o çok ağır cezanın sesi ertelemeli olarak ta gelmeye başladı.
Kamerunlu oyuncunun kariyerinde şimdiye kadar çıktığı 244 müsabakada ise gördüğü 5 kırmızı kartın 3'ünü Beşiktaş forması ile görmesi ise akıllara durgunluk veren bir rekor olarak siyah beyazlı taraftarların hafızasına kazındı.
Tüm bunların ardından herkes dün akşam Antalyaspor deplasmanında oyun kurgusunda rotasyon ve kadro seçiminde de değişikliğe gitmesi beklenen yada en azından hayal edilen Şenol Güneş'in kendisine ters psikoloji yaparcasına Aboubakar'a formayı vermesi, yükselen bir performansa sahip golcünün bu maçta bir patlama yapacağı veya en azından Beşiktaş'ı deplasmandan mutlu bir şekilde döndürecek oyunu sergileyeceğini herkesin düşündüğü tek şey oldu. Ancak beklenen oldu ve Aboubakar kırmızı kart dalındaki o patlamayı yeniden gerçekleştirdi ve takımını maçın ikinci devresinde yine 10 kişi bıraktı.
114 yıllık aşk
Açıkçası maç sonunda Şenol Güneş'in bahsettiği "hata benim" cümlesinin içinde Aboubakar'ı bekletip Cenk'i oynatmam lazımdı demek istemesi mi vardı yoksa Talisca ve Quaresma değişikliklerini yapmamam gerekirdi demek istemesi mi çok bilinmez ancak birilerinin artık gerçekten Aboubakar'a Türkiye'nin en büyük kulübü Beşiktaş'ın 114. yıl kuruluş gününde sahaya çıkarken giydiği bu tişörtte ne yazdığını söylemesi gerekiyor. Çünkü o tişörtlerin üzerinde yazan 114 yıllık aşk bu kulübe, bu armaya, bu ruha bağlılığı temsil ediyor. Ve onun bunu öğrenmesi gerektiğini ise ne yazık ki kendisi belki oynamadığı Avrupa Ligi'nde 3 maç, Süper Lig'de de en az 2 maç ile farkedecek olması çok acı... Neticede belkide Beşiktaş stratejik anlamda bu oynayacağı 5 maçın sonunda hem Lig şampiyonluğunu ve hemde Avrupa Şampiyonluğunu büyük ölçüde belirleyecek...
Dolayısı ile şimdi yönetim önce vereceği cezayı belirlemeli, sonra gelecek sezon planlaması dahilinde nasıl bir seçim yapması gerektiğini düşünmeli ve milli maç arasında gerekiyorsa tüm futbolcuların zafer algısına yeniden reset atılmalı... Çünkü bu kulüp gelmesi muhtemel 2. şampiyonluğu ve Avrupa Kupasını çok ama çok fazla hakediyor.
Koray Koyuncu / Siyahlabeyaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder